Yazıyı Özge Nur Dilber’in sesinden dinlemek için videoyu çalıştırın…
Bir yerde okumuştum insan beyni yetersiz hissettiği bir yeteneği üstün olduğu başka bir yetenekle otomatik kapatmaya çalışırmış. Örnek olarak göremeyenlerin topluluğa çok iyi hitap etme yeteneğini yürüyemeyenlerin zekâlarıyla koşmasını gösterebiliriz. Bu örnekler düşünüldüğünde çoğaltılabilir. Bazen düşünüyorum da keşke dünyadaki her şey insan beynindeki gibi olsa. Yetersiz olunan konularda hep başka bir çözüm bulunsa.
Aslında bir zamanlar bizim ülkemizdeki yetkililerde böyleydi. O zamanlar engelli yasası denilen ve hiçbir zaman tam olarak uygulanmayan yasa yeni hazırlanıyordu. Bende bu işlere meraklı olduğum için o zamanki Türkiye Büyük Millet Meçlisindeki bu yasayı hazırlayan yetkililerle fikir alışverişinde bulunmuştum. “Yetkililer o zaman biz engellenenleri otobüse bindiremiyorsak yani toplu taşıma araçlarının fiziksel şartlarını ulaşılabilir yapamıyorsak bizim bu insanların rahat gezebilmesi, istedikleri yere rahat dolaşabilmesini, devlet olarak sağlamamız gerek. Bunun içinde onlar taşıt almaya kalktığında vergi almamalıyız diyorlardı. Engelli yasasındaki ÖTV indirimi maddesi bu mantıkla hazırlanmıştı.”
Ancak her zaman olduğu gibi maalesef bu konuyu da suiistimal edenler olduğu için geçtiğimiz senelerde bu uygulamaya bir sınır gelmişti engellenenler araç alırken aldıkları araç 4 yüz 50 bin TL yi geçmezse ÖTV indiriminden faydalana biliyordu. Günümüze geldiğimizde hala bu sınır güncellenmedi ve döviz kurlarındaki artışla birlikte yaşadığımız ekonomik sorunlar nedeniyle araçlara da zam geldi ve 4 yüz 50 bin TL ye araç kalmadı dolaysıyla da engellenenler araç alırken de engellenmeye başladı.
Gördüğünüz gibi burada bir sorun var. Şimdi Onur bunları biliyoruz bu limitin güncellenmesi gerek. Diyeceksiniz. Evet, doğru limit güncellenmeli bununla birlikte bence o limitin yükselmesi çözüm değil biz bu limiti güncellemeden de bu işi çözebiliriz! Şimdi izin verirseniz bu konuda yetkililere bir öneri sunmak istiyorum. Biliyorsunuz Ülkemiz artık otomobil üreten bir ülke oluyor.
Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye’nin ilk otomobil fabrikası üretime başladı ve üretilen araçların yanı TOGG un tanıtımı yapıldı. 2023 yılının başında satışa sunulacağı duyuruldu. Madem bu araçları biz yapıyoruz. Özel bir uygulama ile Türkiye’de yaşayan özel gereksinimli veya çeşitli nedenlerle engellenen bireylere TOGG u hiçbir vergi ve kar amacı olmadan ÖTV limitinin altıda satın? TOGG sadece yolculuk yapmasa engelleri de aşsa iyi olmaz mı? Bu hem iyi bir tanıtım yolu hem de dünyaya iyi bir örnek olmaz mı?
Biliyorum bazı yetkililer” başımıza iş çıkarma Onur” diyecek. Ancak bu araçlarla yıllar önce engelliler yasasını hazırlayan arkadaşların mantığına geri dönebiliriz. Ayrıca araçları biz ürettiğimiz için engellenenlerin ihtiyaçlarına göre de bu araçlara kişiye özel dizayn edebiliriz. Böylece de büyük bir sorunun ve sıkıntının üstesinden geliriz.
Bu ekonomik şartlarda bu önerim uygulanamaz gibi gelebilir ancak çok iyi bildiğimiz bir şey var. Fiyatları limitleri yükseltmek hiçbir zaman bir çözüm olmamıştır. Bu yüzden madem biz bu araçları üretmeye başladık. Limitleri arttırmak yerine bu araçların bu tür uygulamalarla herkes tarafından kolay ulaşılabilir olmasını sağlamalıyız.
Bakın başta da söylemeye çalıştım biz insan beyni gibi davranmalıyız. Eğer bir yeteneğimiz eksikse o yeteneğin yerine farklı uygulamalarla farklı yetenekler koymalıyız ve insanların hayatını mümkün olduğu kadar kolaylaştırmalıyız. Ben inanıyorum biz elimizdeki imkânları doğru kullanıp bu düşünce ve bakış açısına tekrar dönebilirsek her şey daha güzel ve daha özgür olur…
Yazan: Onur Ustaoğlu – Seslendiren: Özge Nur Dilber – Bolçi’nin Katkılarıyla Bolu Olay gündem Gazetesi Konuşan Yazılar…
Bir yanıt bırakın