OLMASAYDI NE OLURDU ?

Onur Ustaoğlu Konuşan yazı
Onur Ustaoğlu Konuşan yazılar

Yazıyı Meryem Coşkunca’nın sesinden dinlemek için videoyu çalıştırın…

Bugün “olmasaydı ne olurdu?” oyunu oynamak istiyorum. Acaba oyunuma siz de katılır mısınız? Şimdi bazı arkadaşlar, “Onur, öyle bir oyun mu var biz bilmiyoruz?” diyecekler. Aslında yok, ancak çocukluğumdan beri oyun icat etmeyi çok severim. Örneğin, küçükken İskambil kağıtlarını etrafıma daire şeklinde dizip basit bir dosya kağıdına gezegenler çizip onu karşıma monitör gibi koyup kendime uzay gemisi yapıp hayali olarak gezegenler arası dolaşmışlığım vardır. Yani hayal gücüm ve kurgu yeteneğim, standart bir insana göre fazla sayılabilir.

İşte bugün de yeni bir oyun oynamak istiyorum, Hadi oyuna başlıyoruz. Mesela dünyada bilgisayarlar olmasaydı ne olurdu? Başta internet olmak üzere şu anda dünyada kurulmuş tüm elektronik sistemler çökerdi ve insanlar kendilerini bu kadar geliştiremezlerdi. En önemlisi, bilgisayar ve internet olmadığı için bende kendimi bu kadar geliştirip bu yazıları bu kadar kolay ve rahat sizlere sunamazdım. Gördüğünüz gibi, bilgisayar olmasaydı, bunlar olurdu.

Şimdi gençler, bilgisayar ve internetten ne istiyorsun, anlattığın gibi bir dünya olur mu diyecekler peki bilgisayarlar ve internet kalsın, bu seferde diyelim ki her yerde kullandığımız batarya ve piller olmasaydı ne olurdu? Diye düşünelim Her taraftan elektrik kablosu geçerdi, en basiti cep telefonlarını ve TV’lerin uzaktan kumandalarını kablo ile kullanmak zorunda kalırdık. Düşünebiliyor musunuz, uzaktan kumanda bir kablo ile televizyona bağlı, ne bileyim cep telefonunuzu cebinize koyuyorsunuz, arkanızdan bir kablo geliyor ve ancak kablonun yettiği kadar mobilsiniz. Yani piller olmasaydı, böyle cihazlar bu kadar rahat mobilize olamazdı.

Herhalde bu örneklerden oyunun mantığını anladınız ve hayal gücünüz çalışmaya başladı ve çevrenizdeki her şeye olmasaydı ne olurdu diye yaklaşmaya başladınız. Peki şimdi gelin bir de içinde bulunduğumuz günün, yani 24 Kasım Öğretmenler gününü oyunumuza katalım ve dünyada öğretmenler olmasaydı ne olurdu? diye bir soru soralım.

Aslında biraz düşünürsek, öğretmenlerin olmadığı bir dünyada başta gelişim olmak üzere birçok şeyin olmayacağını görürüz. Yani öğretmenler olmasa okuma yazma olmazdı. Teknolojik gelişmeler bu kadar olmazdı. Medeniyet olmazdı. İnsan hakları ve eşitliği olmazdı. Bunları, başta baş öğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere idealist öğretmenlerimiz bize kazandırdı. Adeta cahillik ve bilgisizliğe savaş açıp bu ülkeyi bilgi ile medeni bir ülke haline getirdiler ve hala cahillikle savaş devam ediyor.

Peki bizler bu savaşı veren öğretmenlerimizin ve eğitimcilerimizin değerini biliyor muyuz? Mesela onlar nasıl yaşıyor? Görevlerini iyi şartlarda yapabiliyorlar mı? Gözlemlediğim kadarıyla, maalesef son yıllarda öğretmenlerimiz ve eğitimcilerimiz hiç de rahat değiller, hele hele idealist öğretmenlerimiz çok azaldı. Buda başta eğitim sistemimiz olmak üzere ülkemizde uygulanan sistemlerin ne durumda olduğunu gösteriyor.

Tabii ki, bu herkesi etkiliyor ama en çok da dezavantajlı dediğimiz engellenen ve özel gereksinimli bireyleri etkiliyor. Çünkü bazı özel gereksinimli bireylerin tedavisinde ve gelişiminde eğitim en etkili ilaçtan daha fazla önem ve etki sağlıyor. Buna rağmen uygulanan sistemler nedeniyle bu arkadaşlarımız gerekli eğitimleri alamıyor. Öğretmenlerimizden de hız ve ezber istendiği için onlar da gerektiği gibi ilgilenemiyorlar ve ortaya bilinçsiz aile bireyleri ve eğitimle topluma kazandırılması gerekirken evde hiçbir şey yapmadan yaşayan engellenen ve özel gereksinimli bireyler çıkıyor. Taktir edersiniz ki, bu da hiç iyi bir şey değil.

Bakın sevgili yetkililer, öğretmenlerimiz yukarıda anlatmaya çalıştığım gibi ülkemiz ve toplumumuz için çok önemli ve değerli ama görevlerini yaparken daha iyi şartlarda yapmaları gerek. Bunun için de var olan sistemlerin tekrar gözden geçirilmesi lazım. Ben inanıyorum ki, bizim öğretmenlerimiz ve eğitimcilerimiz görevlerini rahat ve idealist şekilde yaparlarsa ülkemizde yaşadığımız birçok sorun ve engel kendiliğinden ortadan kalkar.

Ben buradan, başta Baş öğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm değerli öğretmenlerimizin ve eğitimcilerimizin Öğretmenler Günü’nü kutluyorum. Haftaya başka bir yazıda görüşmek dileğiyle…

 

Yazan: Onur Ustaoğlu – Seslendiren: Meryem Coşkunca – Bolçi’nin Katkılarıyla Bolu Olay Gündem Gazetesi Konuşan Yazılar…

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*