TOPLUM OLARAK DEĞİŞMELİYİZ !

Onur Ustaoğlu Konuşan yazı
Onur Ustaoğlu Konuşan yazılar

Yazıyı Meryem Coşkunca’nın sesinden dinlemek için videoyu çalıştırın…

Farkında mısınız, bazı konularda hep sabit bir yerden bakıyoruz olaylara, belki de farkında olmadan insanları yargılıyoruz. Sakın “Ben yapmıyorum” demeyin. Mesela, sokakta hiç tanımadığınız bir erkek ve onun yanında güzel bir kadın görürseniz, “Aman canım, bu kadının yanına bu adam yakışmış mı?” gibi yorumlar yapılır. Bir de adam zenginse, kadın kesin parası için onunla diye düşünülür. Birbirlerini sevdikleri akıllara en son gelir.

Bilmiyorum ama galiba bu tür eleştiriler yapmak bir bakıma insanları bu şekilde yargılamak insanın doğasına yerleşmiş bir şey. “Neden böyle başladın?” diyorsunuz değil mi? Geçtiğimiz günlerde televizyonu karıştırırken, “Kirli Sepeti” isimli dizide bir sahneye denk geldim. Tekerlekli sandalye kullanan bir çocuk, güzel bir kızla sahil kenarında oturuyordu. Belli ki kızın canı biraz sıkkındı. Tekerlekli sandalyedeki çocuk ise kızın moralini yerine getirmek için bir şeyler dedi ve tekerlekli sandalyeyi olduğu yerde döndürmeye başladı. Bunu gören kız gülümsedi. Tam bu sırada yürüyüşe çıkmış bir kadın hızlıca tekerlekli sandalyeye çarptı ve başladı tekerlekli sandalyedeki çocuğa çıkışmaya “Madem o tekerlekli şeyin üstündesin, git bisiklet yoluna, burası yaya yolu” dedi.

Tekerlekli sandalyedeki çocuk, “Pardon, özür dilerim” dedi. Yanındaki kız dayanamadı, ayağa kalktı. “Sen ne diyorsun, sen yürüyorsun, o yürüyemiyor diye buraya gelemez mi? Sen kendini akıllı mı sanıyorsun?” dedi. Tekerlekli sandalyeye çarpan kadın kıza dönerek, “Sana ne, ben ona diyorum. Ayrıca sen ne yapıyorsun onun yanında? Sakatlardan mı hoşlanıyorsun?” dedi. Kız kadına sinirden gülümseyerek, “Hayır, belki ben zeki insanı seviyorum. Kafası çalışan insanı seviyorum. O seni ilgilendirmez. Şimdi buradan tıpış tıpış git” dedi. Tabii kadın hiç beklemediği bu tepki ile karşılaşınca hemen uzaklaştı. Tekerlekli sandalyedeki çocuk gülümseyerek kıza, “Sen ne yaptın?” dedi. Kız, “Bırak ya, hem suçlu hem güçlü” dedi. Hep birlikte gülümsediler.

Şimdi birçoğunuz sinirlenmiştir. Birçoğunuz da, “Kız ne güzel yapmış, kadını kovmuş, oh olsun” diyordur. Ama maalesef toplumumuzdaki genel bakış açısı, o kovulan kadının bakış açısıdır. Biz bu konuyu bir arkadaşımla tartışırken, Stephen Hawking’in hayatını okudun mu ya da filmini izledin mi? Onun karısı olmasaydı, Stephen Hawking diye biri olur muydu? dedim. Arkadaşım, “Onur, haklısın, karısı olmasaydı, Stephen Hawking olmazdı. Evet, işte o kadını da ‘Stephen Hawking ile niye evlendin?’ diye eleştirmişler. Ancak kadın, her şeyi göze alarak dış dünyadaki bu tür eleştirilere kulaklarını tıkayarak Hawking ile evlenmiş, onun başarısında ve uzun yaşamasında karısının rolü büyük” dedim.

Arkadaşım, “Onur, iyi de, ama filmi izlerken sinir olmuştum Hawking için, o kadın hayatından fedakârlık yaptı, ama yaranamadı, Hawking boşadı, başkasıyla evlendi” dedi. Bak, orada da şöyle bir şey var. Stephen Hawking çok zeki bir adamdı. Belli bir noktadan sonra sevdiği kadını daha fazla fedakârlığa zorlamamak için ayrıldı bence. Bak, dikkat et, ayrıldığı ödül törenlerinde falan hep yanında ilk eşini aldı. Bence, ötekilerle sadece kendisiyle ilgilensinler diye evlendi. Hem, niye tuhaf geliyor sana, insan evlenir de boşanır da ama bizim toplumda gelen bakış, “Engellenen biriyle evlenilmez, yazık olur. Ama bunun tam tersi olunca, yani evliyken evlendiğin kişi engellenen olursa da, ondan boşanılmaz, ayıp olur, el alem ne der derler.” Zaten biz şu “el alem ne der” diye yaşamayı bir bıraksak, birbirimizi yargılamasak, toplum olarak daha mutlu olacağız dedim. Bunun üzerine arkadaşım, “Valla, haklısın, ben dediğin açıdan hiç bakmamıştım. Çoğu insan, toplum baskısından korkuyor. Aslında, bizim senin önyargısız ve özgür bakış açına ihtiyacımız var” dedi ve gülümsedi.

Bakın arkadaşlar, verdiğim örnekler birçok kişiye ters gelebilir, yani “Öyle şey olur mu?” diyebilirsiniz. Ancak düşününce, söylediklerimin doğru olduğunu göreceksiniz. Bu yüzden, artık toplumun bu gibi konulara farklı bakış açılarıyla yaklaşması gerek ve toplum olarak önyargıyı bir tarafa bırakıp engellenen insanların da bir yüreği olduğunu ve yüreklerde engel olmayacağını öğrenmemiz gerek.

Yazan: Onur Ustaoğlu – Seslendiren: Meryem Coşkunca – Bolçi’nin Katkılarıyla Bolu Olay Gündem Gazetesi Konuşan Yazılar

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*