NASIL DAHA KOLAY ATLATIRIZ ?

Onur Ustaoğlu Konuşan yazı
Onur Ustaoğlu Konuşan yazılar

Yazıyı Fatma Gül Demir’in sesinden dinlemek için videoyu çalıştırın…

12 Kasım 1999 depremini yaşadığımız gece arabamızda kalmıştık. Ertesi gün Ankara’ya bir yakınımızın evine gitmiştik. Ben o zaman 20 yaşlarımdayım o gece depremi yaşayan herkes gibi doğru düzgün uyumamıştım tabii korku ve şaşkınlık var. O korku ve şaşkınlıkla Ankara’ya gittiğimiz evde kalacağım odada sabah olunca yapraklarını kaldıran akşam olunca yapraklarını kapatan bir çiçek vardı. Sabah akşam hareket ediyor. Ben o ruh haliyle o çiçek her oynadığında yerimden sıçrıyordum. Belli bir süre bu böyle devam etmişti.

Şimdi böyle anlatınca 20 yaşında bir adam çiçekten korkar mı? Diyeceksiniz. Ancak yaşamayan bilmez o ruh halini evde sarsılan veya hareket eden her şey den ürkersiniz. Son yaşadığımız depremden sonra o bölgedeki insanlar ve özelliklede çocuklar bu ruh halinde hatta özel gereksinimli bireylerde durum daha da vahim gibi geliyor. Maalesef televizyonlar da yaptıkları yayınlarla bu ruh halinin geçmesine izin vermiyorlar. Yani şöyle diye bilirim depremde yıkılan şey bir tek binalar değil şu anda tüm Türkiye’nin morali ve psikolojisi enkaz altında kalmış gibi bunun da kimse farkında değil.

Bütün bunlarla nasıl başa çıkarız? Ruh halimizi ve psikolojimizi nasıl toparlarız noktasında çok sevdiğim ve bu tip olaylarda hep bilgi almak için çok başını şişirdiğim arkadaşlarımdan biri olan ASPA Psikolojinin kurucusu ve yöneticisi Psikolog Aslı Demetgül Balcı’dan özellikle çocukların ve özel gereksinimli bireylerin bu korkuyu ve psikolojik durumu nasıl daha kolay atlatabilir? Diye sormak istiyorum.

Aslıcığım biliyorum çok kapsamlı bir konu ancak konuyu genel olarak anlatabilir misin?

***

Onurcuğum Merhaba öncelikle bu deprem felaketinden dolayı çok üzgünüm. Ancak herkesin bu durumda bir şeyler yapması gerekiyor. Bende psikolog olarak elimden geleni özellikle deprem sonrasında yapmaya çalışacağım ve gerekli çalışmalara başladığımızı söyleye bilirim. Sen çok güzel bir konuya değinmişsin genellikle sosyal medyada yetişkinlerin ve çocukların bu durumla nasıl başa çıkabileceği konusunda birçok şey yazılıp çiziliyor. Ancak özel gereksinimli bireylerle ve özellikle özel çocuklarla ilgili daha az çalışma var. Ama özellikle bizler özel gereksinimli çocuklarla çalışmış kişiler olarak bu alana özel olarak değinmeliyiz. Bunu gündeme getirdiğin için teşekkür ediyorum.

Özel gereksinimli çocukların deprem ile baş etmesi için yapılacak çok şey var. ilk olarak şuna değinmek istiyorum. Depremi bilmeyen çok sayıda özel gereksinimli birey var. Evet belirli tanılarda olan bireylere ve çocuklara bunları anlatabiliriz ama bazı çocuklara depremin ne olduğunu sözel bir şekilde anlatamıyoruz. Ama depremi yaşamadan önce çocuklara bir şekilde bu bilgilendirmeyi yapmamız gerekiyor. Özellikle ailelerin ve öğretmenlerin bu konuda bilinçlendirilmeleri gerekiyor. Bunun için depremin olmasını beklemememiz gerekiyor.

Ayrıca sadece deprem değil her hangi bir doğal afet de ne yaşanabileceği konusunda özel gereksinimli çocukların ve bireylerin tanısına ve kapasitesine göre sözel ve görsel olarak çocukları bilgilendirmemiz gerekiyor ki bu durumu yaşadıklarında beyinlerinde durumu ilişkilendirebilsinler.” Evet, biz şu anda depremi yaşıyoruz ne yapmamız gerekiyor?” eğer biz deprem olmadan önce bunları öğretebilirsek hem korkuyu önleriz hem de birçok özel gereksinimli bireyin hayatı da kurtulabilir.

Ancak özellikle depremden hemen sonraki günlerde direk bir terapi desteği biz kesinlikle önermiyoruz. Öncelikle çocukların birincil ihtiyaçları karşılanmalı kendilerini güvende

hissedecekleri bir ortam sağlanmalı yani yemek su gibi ihtiyaçları karşılandıktan sonra kendilerini güvende hissetmeleri gerekiyor. Sokaklarda kalan bir özel gereksinimli çocuğun yada bireyin o an için kesinlikle bir terapi desteğine ihtiyacı yok.

Sonraki süreçlerde belki bu deprem a’nı onun gözünde ve rüyalarında sürekli tekrarlana bilir. En ufak bir şeyden korkar hale gelebilir. O yüzden özel gereksinimli bireylere depremden bir süre sonra yani çocuk kendini güvende hissettikten sonra aile bireylerinin yanındaysa ya da yanında güvenebileceği bir kişi varsa onunla birlikte bilgilendirilmesi gerekir

Belki özel gereksinimli çocukların ve bireyin seviyesine göre çeşitli terapiler yapıla bilir. Örneğin oyun terapisi ile yaşadığı anlar canlandırıla bilir. İçindeki o korkuyu ve agresyonu atabilmesi için oyun terapisinden çokça yararlanıla bilir. Bazen özel gereksinimli bireylerle bire bir anlaşma zorluğu yaşayabiliriz. Bu durumlarda da çalışmalarımızı aileye öğretip anlayacağı dilde çocuğa müdahale etmesini isteyebiliriz.

Dediğim gibi tek bir engel çeşidi olmadığı için bu süreç kişiye özel olarak ilerlemeli, kişiye özel çalışmalar yapılmalı, bu çok derinlemesine konuşulması gereken bir konu ama şu anda deprem bölgesindeki çocuklar için en iyi terapi acilen kendilerini güvende hissedebilecekleri güvenli alanların oluşturulması olacaktır.

***

Bu yoğunlukta vakit ayırdığın bizi bilgilendirdiğin için çok teşekkürler Aslı. Evet, hepimiz çok üzgünüz. Aslında hepimiz bu deprem den etkilendik lakin artık yaşananları unutmadan dersler alarak toparlanma vakti çünkü hayat bir şekilde devam ediyor. Dünya bir şekilde dönüyor. Bu yüzden bence öncelikle moralimizi yüksek tutmalıyız unutmayın bizler iyi olmazsak hiç kimseye yardım edemeyiz…

Yazan: Onur Ustaoğlu – Seslendiren: Fatma Gül Demir – Bolçi’nin Katkılarıyla. Bolu Olay Gündem Gazetesi Konuşan yazılar

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*